Sanat üstüne

Pierre Bonnard Beyler’in zevcesi

marthe-bonnardYazıya biraz kendimden bahsederek baÅŸlamak istiyorum. Bu Güzelonlu’da sık yaptığım bir ÅŸey deÄŸil. Ama size söz veriyorum konuyu kısa sürede önce Pierre Bonnard Bey’e ve hemen ardından baÅŸ karakterimiz Marthe Bonnard’a getireceÄŸim.

Benim çok fazla arkadaşım yok. Tamı tamına üç taneler ve bu üçünün ortak özelliÄŸi benimle hiçbir ortak zevklerinin olmaması. Bir araya geldiÄŸimizde en büyük eÄŸlenceleri beni ortaya alıp dalga geçmek olan bu insanlardan daha iyilerini belki bulabilirim ama çok sevgili arkadaÅŸlarımdan birinin on dört yaşındayken dediÄŸi gibi: “Bu saatten sonra ne yapacağız Baharcığım? Atsan atılmayız, satsan satılmayız.”

Ben Pierre Bonnard’ı çok severim (konuyu birden baÄŸladım, beklemiyordunuz deÄŸil mi?) Bir Bonnard eseri gördüğüm zaman müthiÅŸ heyecanlanırım. Bonnard’ın  dönemdaÅŸları Édouard Vuillard ve hele de Félix Vallotton’a da bayılırım. Tahmin edebileceÄŸiniz gibi arkadaÅŸlarım bu zevki ve heyecanı benimle paylaÅŸmazlar. Hor ya da küçük görüyorlar demiyorum ama kendi kelimeleriyle açıklayacak olursam bu isimler onlarda yeterli “heyecanı” yaratmıyormuÅŸ. “Orsay’de Pierre Bonnard Sergisi varmış. Gidelim mi?” diye sorarım mesela. Cevap “Bonnard için o kalabalığa mı girilir?” olur. Karma bir sergide Bonnard’la karşılaÅŸtığımızda Rothko’lara ya da Bacon’a doÄŸru koÅŸmaya baÅŸlarlar. Orsay’e son gidiÅŸimizde “ben bir yukarı çıkıp Nabis odasına da bakacağım” dediÄŸimde “iyi hadi sen bak gel, biz seni burada bekliyoruz.” diye cevap verdiler. Bir çocuÄŸa sabreder gibi sabrediyorlar bana. Bir çocuÄŸu oyalar gibi oyalıyorlar beni.  Ä°nanılmaz.

Bonnard’ın gözlerinde yıldızlaÅŸtığı tek yer Magyar Nemzeti’de açılan Rippl-Rónai ve Maillol Sergisiydi. MuhteÅŸem bir heykeltıraÅŸ olan Maillol’un iyi bir ressam olamaması, ailesinde kendisinden beter ressamların bulunması ve Rippl-Rónai’nin bizimkiler üzerinde Bonnard’dan bile daha az etkili olmasıydı bu yıldızlaÅŸmanın sebebi. KeÅŸke o mutlu anlarımızın fotoÄŸrafını çekip sizinle paylaÅŸabilseydim. Pierre Bonnard’lar ve biz. Biz ve Pierre Bonnard’lar. Bu mümkün olmadı çünkü fotoÄŸraf çekmek için bilet parasının üzerine ekstra ödeme yapmak zorunda olduÄŸunuz Magyar Nemzeti’de fotoÄŸraf çekmek yasaktı. Ãœstelik paranızı geri istediÄŸinizde iade yapmayacaklarını çok sert bir ÅŸekilde ifade ediyorlardı.

Marthe, biraz daha dayan. Bir sonraki paragrafta konuyu sana getiriyorum.

Pierre-Bonnard-1914-Femme-au-Tub

Åžu yazıyı yazmak için Internet’te fotoÄŸrafları ararken Pierre Bonnard’ın eÅŸi Marthe’nin bu yazının başında görebileceÄŸiniz fotoÄŸrafıyla karşılaÅŸtım. FotoÄŸraftaki ÅŸahsın Marthe olduÄŸunu şıp diye anladım çünkü Bonnard, bu fotoÄŸrafın tablosunu yapmıştı (bkz. bir üstteki resim). Ben çoÄŸunlukla eski fotoÄŸraflara bakmayı sevmem ama konu ressamların çektiÄŸi eski fotoÄŸraflar olunca durum deÄŸiÅŸir. Daha önce size Skagen’in en ünlü ressamı Krøyer’in çektiÄŸi fotoÄŸraflardan ve bu fotoÄŸraflara bakarak yaptığı resimlerden bahsetmiÅŸtim. Edgar Degas’nın 1800’lerin sonlarında çektiÄŸi balerin fotoÄŸraflarını da severim (hatta neden o fotoÄŸrafları Güzelonlu’ya taşımıyorum? Belki ÅŸu kitabı aldıktan sonra bir Degas yazısı da yazarım)

Bonnard 1899 – 1900 yıllarında Montval’de kiraladıkları evin yatak odasında ve bahçesinde eÅŸi Marthe’nin fotoÄŸraflarını çekmiÅŸ ve bu fotoÄŸrafları çeÅŸitli eserlerinde kaynak olarak kullanmış. Yazının sonundaki slayt’larda bazılarını görebileceÄŸiniz bu fotoÄŸraflar bana bu yazıyı yazmak ve Marthe ile Pierre’in hikâyesini anlatmak istetecek kadar güzel.

bonnard-marthe

Anlatılanlara göre Pierre ve Marthe 1893 yılında Paris’te tanışmışlar. Pierre 26, Marthe 16 yaşındaymış. Kısa süre önce köyünü terk edip Paris’e yerleÅŸen Marthe bir çiçekçide çalışıyormuÅŸ. Birbirlerine aşık olmuÅŸlar ve aÅŸkları Marthe’nin 1942 yılındaki ölümüne dek sürmüş.

Ancak bu aÅŸkta bazı sorunlar da varmış. Bonnard’ın ailesi ve arkadaÅŸları daha alt bir sınıftan gelen Marthe’yi kabullenememiÅŸler. Belki de bu yüzden tanışmalarından 37 yıl sonra evlenmiÅŸler. Evlendiklerini de uzun süre pek çok kiÅŸiye söylemeyip sır olarak saklamışlar. Bonnard’ın baÅŸka kadınlarla iliÅŸki yaÅŸadığı biliniyor ama Marthe’yi hiçbir zaman terk etmemiÅŸ.

Gelelim aÅŸkın Marthe tarafına. Marthe, Bonnard ile tanıştığında adama 16 yaşında olduÄŸunu söylemiÅŸ. Oysa o tarihte 24 yaşındaymış. Dahası kendini Marthe de Méligny olarak tanıtan genç kadının gerçek ismi Maria Boursin imiÅŸ. Bonnard, Marthe’nin isminin Maria olduÄŸunu ancak evlendikleri gün öğrenmiÅŸ (aklıma Closer geldi)

Bonnard - illustration from Parallelement by Verlaine - 1900ÇektiÄŸi Marthe fotoÄŸrafları Bonnard’a çizimlerini yaptığı Paul Verlaine kitabı Parallélement için de ilham kaynağı olmuÅŸ.

Evlendikten sonra psikolojik sorunlar yaşamaya başlayan ve hipokondriya olan Marthe sık sık küvette banyo yaparmış. Bonnard bu anları da ölümsüzleştirmiş.

The Bath 1925 Pierre Bonnard 1867-1947 Presented by Lord Ivor Spencer Churchill through the Contemporary Art Society 1930 http://www.tate.org.uk/art/work/N04495

pierre_bonnard_toilette_ou_femme_penchee_1907Marthe’nin fotoÄŸrafları demiÅŸtik, onlarla bitirelim. Bu fotoÄŸraflar dönemin tüm teknik olanaksızlıklarına raÄŸmen öylesine gerçek ve Marthe’nin Pierre’e duyduÄŸu güven sayesinde henüz kaybolmuÅŸ çekingenliÄŸi ve hiçbir zaman izleyiciye bakmayan gözleri öylesine çekici ki insanın baktıkça bakası geliyor. FotoÄŸrafların ilham verdiÄŸi tablolar ise kim ne derse desin bence muhteÅŸem. (MUHTEÅžEM!)

Previous Post Next Post

Bir de bu yazilar var

3 Yorum

  • Reply Dee 24/07/2016 at 23:00

    6-8-12. fotolar aynı fotoğraf değil mi?

    • Reply Bahar Malik 26/07/2016 at 14:20

      öyle galiba ama deÄŸiÅŸtiremeyeceÄŸim. slider’ı çok zor çalıştırdım. bozarım diye korkuyorum.

  • Reply Koltukname 25/10/2017 at 11:59

    Küvetin içinde yattığı tablo Frankfurt’taki sergide odanın kapısından şöyle bir gözüküp yüreÄŸimden çarptı beni!

  • Leave a Reply to Bahar Malik