Bu da nedir diyenler için şurada bir açıklama var.
İtiraf etmeliyim ki Tender is the Night‘ı elime aldığımda romanın listeler gibi bir konuyla nasıl ilişkilendirileceğini kestiremediyordum. Bu belirsizlik tüm okuma sürecime yayıldığı için ara sıra The Art of Fiction‘ı açıp doğru kitabı okuyup okumadığımı kontrol etmek zorunda hissettim. Eser, Fitzgerald’ın yazdığı beş romandan biri ve Modern Library’nin oluşturduğu (İngilizce yazılmış) 20. yüzyılın en iyi 100 romanı listesinde 28 numarada yer alıyor (Yazarın en bilinen ve sevilen eseri olan Great Gatsby‘nin bu listenin iki numarasında yer alması çok da tahmin edilebilir bir durum).
Tender is the Night‘ın David Lodge’ın Listeler isimli makalesine konu olan bölümü ise romanın kahramanı Richard’ın zengin eşi Nicole ve genç Amerikalı film yıldızı Rosemary’nin Paris’teki alışverişlerini anlatan paragraflar. Fitzgerald, Nicole’ün nasıl para harcadığını anlatmak için aldığı ürünleri ve bu ürünlerin çeşitliliğini listelemiş. Hemen ardından ise Nicole’ün alışveriş çılgınlığının bir nevi kurbanı sayılabilecek dünya üzerinde değişik noktalarda çalışan emekçilerden örnekler vererek bu emekçilerin de bir listesini çıkarmış. Lodge kadının aldıkları sıralanırken hiç bir hiyerarşinin olmadığına, herhangi bir kurala uyulmadığına, pahalılar kadar ucuz nesnelere de yer verilerek kadının elitizmine değil yaptığı eyleme dikkat çekildiğine dikkatimizi çekiyor. İkinci listede yer alan işçilerin (diş macunu fabrikasında çalışan erkeklerin, tezgahtar kızların) hiçbirinin direkt olarak Nicole’ün aldıklarıyla alakası olmamasına rağmen dolaylı bir şekilde kadının tüketebilmesi ile ilintililer. Bu açıdan bakıldığında da Fitzgerald’ın başarılı bir şekilde bir değil iki liste yaratarak bunları arka arkaya sıraladığını ve Lodge’ın bu romanı bu yüzden örnek olarak seçtiğini söyleyebiliriz.