Bu kategorinin altındaki yazıları inceliyorsunuz:

Güzel şeyler

Güzel şeyler

Güzel ÅŸeyler no.7: David Hamilton’ın ressamlara saygı fotoÄŸrafları

david hamilton - vermeer

Geçen haftalarda, Nan Goldin’in ismini hatırlayamadığım bir fotoÄŸrafını farklı farklı anahtar kelimelerle arayarak bulmaya çalışırken David Hamilton’ın bu yazıda sizinle paylaÅŸacağım fotoÄŸraflarıyla karşılaÅŸtım. FotoÄŸrafçının eserleri beni o kadar etkiledi ki aradığım ÅŸeyi bir kenara koyup bu fotoÄŸraflara daldım.

Hamilton’ın 1984 yılında çıkardığı Homage to Painting or Images isimli kitap ünlü ressamların en az kendileri kadar ünlü tablolarından esinlenerek çektiÄŸi fotoÄŸraflardan oluÅŸuyor. Bu ressamlar arasında (benim Ä°nternet’ten bulabildiÄŸim kadarıyla) Vermeer, Degas, Ingres, Rafael ve Boudin de var. Kitaptan gördüğüm ilk fotoÄŸraf yukarıdaki Vermeer’e Saygı isimli çalışmaydı. FotoÄŸrafın ismini okumadan “ne kadar Vermeervari bir büyüleyicilik” diye düşünmem Hamilton’ın baÅŸarısının bir kanıtı olsa gerek (en azından benim için oldu). Bu fotoÄŸrafı Twitter’da paylaÅŸtığımda akla ilk Ä°nci Küpeli Kız geldi, oysa ben fotoÄŸrafı gördüğümde Süt Döken Kız‘ı düşünmüştüm. OKUMAYA DEVAM EDÄ°N

Güzel şeyler

Güzel ÅŸeyler no.6: Gail Albert Halaban’in Paris fotoÄŸrafları

gail-albert-halaban-paris

1970 doÄŸumlu Amerikalı fotoÄŸrafçı Gail Albert Halaban’in Vis-à-Vis Paris isimli Paris binalarını ve o binalarda yaÅŸayan insanları konu alan fotoÄŸraf serisini ilk gördüğüm zaman o ana kadar Paris’te çektiÄŸim bütün fotoÄŸrafları çöpe atmaya karar verdim. Neyse ki sonra biraz sakinleÅŸebildim de anılarım benimle kaldı.

Paris Manzaraları’ndaki Edward Hoppervari havanın ne kadar da hoÅŸ olduÄŸunu düşünürken bir de ne göreyim, fotoÄŸrafçının Hopper Redux isimli bir serisi daha var ve o serisi de Paris fotoÄŸrafları kadar heyecan verici.

OKUMAYA DEVAM EDÄ°N

Güzel şeyler

Güzel ÅŸeyler no.5: Samuel Beckett’in bizzat kendisi

Anketlerden çok korkarım. Birisi bana en sevdiğim romanı, yazarı, ressamı, müzisyeni sorarsa diye ödüm kopar. Bu tip soruların beni bu kadar dehşete düşürmesinin sebebini önceleri anlayamıyordum. Ama zamanla fark ettim ki değişik dönemlerde birbirinden çok farklı konulara takıntılı bir şekilde yaklaştım ve bu takıntılarımdan herhangi birinin bir müsabakada (anket) galip gelmesini istemiyorum.

Pek çok güzeli çok sevmeme rağmen her zaman bir rüya takımım da oldu. Samuel Beckett de bu takımın en önemli üyelerinden biri. Rüya takımımdaki insanlara karşı o kadar farklı şeyler hissediyorum ki örneğin onlardan alıntı yapamıyorum (çünkü eserlerinin bütün olarak muhteşem olduğuna inanıyorum ve parçalanmalarını istemiyorum) ya da isimlerinin sonuna -ciğim ekleyerek konuşamıyorum (çünkü ne haddime?) ya da onlara olan sevgi ve saygımı fazla dillendirmiyorum (çünkü onları var eden benim sevgim değil).

OKUMAYA DEVAM EDÄ°N

Güzel şeyler

Güzel ÅŸeyler no.4: Heinrich Kühn’ün masalsı fotoÄŸrafları

1866 yılında Dresden’de doÄŸan Alman-Avusturyalı fotoÄŸrafçı Heinrich Kühn’ün izlenimci ressamların tablolarını anımsatan fotoÄŸraflarını ilk gördüğümde, bakanda düş görüyormuÅŸ izlenimi uyandıran renkleri nasıl elde ettiÄŸini anlamadım. Kısa bir Internet araÅŸtırması sonucunda Kühn’ün patenti Lumière KardeÅŸler’e ait olan autochrome yönteminin öncü kullanıcılarından biri olduÄŸunu öğrendim (Masalsı fotoÄŸraflar çekip beni kalbimden vurmasını saÄŸlayan bu yöntemle ilgili ayrıntılı bilgiye burayı tıklayarak ulaÅŸabilirsiniz).

Kühn’ün tarihsel önemi de büyük. FotoÄŸrafları, fotoÄŸrafçılığın baÅŸlı başına bir sanat kabul edilmesinde büyük rol oynamış. AÅŸağıda sizler için seçtiÄŸim fotoÄŸraflarını göreceksiniz. Güzelliklerini kaçırmanızı istemediÄŸimden aralarda uzun uzun müdahale etmeyeceÄŸim.

Heinrich Kühn OKUMAYA DEVAM EDİN

Güzel şeyler

Güzel ÅŸeyler no.3: Saul Leiter’ın ÅŸemsiyeleri

Sıcaklarla aranız nasıl? Benim çok kötü.

Geçen haftayı “Kış gelse de palto giysem” hayalleri kurarak ve kar fırtınası sesleri dinleyerek geçirdim. Sonra aklıma Saul Leiter‘ın fotoÄŸrafları geldi. Özellikle de kışın çektiÄŸi sokak fotoÄŸrafları. Fırtınayı dinlerken uzun uzun Leiter’ın fotoÄŸraflarına baktım. FotoÄŸrafçının çalışmaları ilk gördüğüm günden beri çok hoÅŸuma gidiyor ama bu sefer daha da hoÅŸuma gitti.

Leiter’a o kadar doyamadım ki sevgili Koltukname‘den duyduÄŸum ve birkaç sipariÅŸ verip memnun kaldığım Use Good Books‘tan bir Saul Leiter kitabı ısmarladım. (Bugün yola çıktığını öğrendiÄŸim kitabı ÅŸimdiden incelemiÅŸ ve en az %51’inden çok memnun kalmış gibi hissediyorum)

FotoÄŸraflarla bu kadar vakit geçirmek, Leiter’ın hepsi birbirinden güzel birçok ÅŸemsiyeli fotoÄŸraf çektiÄŸini fark etmemi saÄŸladı. Bugün, üçüncü güzel ÅŸeyler yazısında bunları sizinle paylaÅŸmaya karar verdim. Çünkü öyle güzeller ki bunları görmemenize gönlüm razı olmadı.

Ä°ÅŸte Leiter’ın 1950’lerde çektiÄŸi karlı, yaÄŸmurlu, insanlı, arabalı, new yorklu, paltolu, ÅŸapkalı ama illa ki hepsi ÅŸemsiyeli kış fotoÄŸrafları:

saul leiter walk OKUMAYA DEVAM EDÄ°N