Bu da nedir diyenler için şurada bir açıklama var.
Aslen Yunanca bir kelime olan aporia, “yolu olmayan yol/çıkmaz yol” manasına geliyor. Klasik yazı sanatında ise yazarın bir durumun gerçekliÄŸi hakkında düştüğü şüpheyi anlatmak için kullanılan bir terim. MeÅŸhur “olmak ya da olmamak” ifadesinin retorikteki aporianın en önemli örneklerinden biri olduÄŸunu söylesem eminim hiçbiriniz ÅŸaşırmazsınız. Aporia aynı zamanda kurgu edebiyatta yazarların okuyucularını merakta bırakmak için çok sık kullandıkları bir yöntem. Genellikle de “aposiopesis” yani üç noktayla sonlanan yarım kalmış cümlelerle birlikte iyi bir ikili olduklarına inanılıyor. Bu metoda sık baÅŸvuran isimlerden biri Joseph Conrad. Projede de yer alan Heart of Darkness‘a sıra geldiÄŸinde romanın aporia+aposiopesis kullanımına dair örnekler içerdiÄŸini de göreceÄŸiz ve bunu hiç yadırgamayacağız. O zamana kadar hakkında konuÅŸmaktan bıkmadığım Fransız TeÄŸmenin Kadını ve onun artık sizin için de meÅŸhur olmuÅŸ, ailemizin sahnesi John Fowles-Charles karşılaÅŸma anıyla idare edelim. Trende karşı karşıya oturdukları Charles’ı izleyen Fowles, hikâyenin geleceÄŸinin ne olacağını bilememektedir ve bunu okuyucuyu ÅŸu ÅŸekilde meraklandırarak dile getirir: “Now the question I am asking, as I stare at Charles is… What the devil am I going to do with you?” OKUMAYA DEVAM EDÄ°N