Geçen haftalarda Brüksel’e tekrar yolum düşünce uzun süredir hiçbir müzesine girmediÄŸim bu ÅŸehrin müzelerinin yeni bir ziyareti hak ettiklerine karar verip bir günümü bu iÅŸe ayırdım.
Aslında çok müzesi varmış gibi göstermeye çalışan ama tek bir müzesi olan Brüksel ÅŸehrinin bu tek müzesinde eÅŸyalarımı vestiyere bırakırken not defterimi ve kalemimi de çantada unutmam üzerine hayatımda ilk kez telefonuma not aldım. Müzelerde aldığım notları kendim için önemsiyorum. Daha önce müzelerde yazdıklarımı o günlerdeki ruh durumum ve düşünce yapımı görebilmek için sonrasında okuduÄŸum çok oldu. Bu sayıklamaların baÅŸkalarına bir ÅŸey ifade etmeyeceÄŸinin de farkındayım. Neyse uzatmayayım, öyle oldu böyle oldu derken “madem notlar dijital ortamda, hiç utanması sıkılması olmayan bir insan olarak bu kalitesiz ve hadsiz notları neden yayımlamıyorum?” düşüncesi kafama yerleÅŸti. Bu konuyu Instagram’da arkadaÅŸlarıma danıştım. Beni gerçekten seven ve kendimi küçük düşürmemi istemeyen üç/dört tanesi haricindeki herkes “tabii paylaÅŸ Baharcığım ki seninle biraz dalga geçelim” dediler. Ben iyice cesaretlendim. Yayımladığıma piÅŸman olacağım aÅŸağıdaki notlar böylece burada yerini aldı. Her ÅŸeyin hayırlısı diyor ve size ÅŸimdiden esenlikler diliyorum.