Dövmeler

Yakın arkadaÅŸlarımdan biri dövme yaptırmaya karar verince dövme konusu gündemimize bomba gibi düştü. Birbirlerinin hareketlerini taklit eden ergen çocuklardan farkımız olmadığı için birdenbire hepimiz birer dövme sevdalısı kesildik. Bu olayın bana etkisi ise “aslında ne zamandır ‘şöyle’ ufak bir dövme yaptırmak istiyordum. Tam da rast geldi” ÅŸeklinde oldu.

Internet’te istediÄŸim figür için dövme desenleri ararken aÅŸağıdaki komik fotoÄŸrafla karşılaÅŸtım. 1950 yılında Paris’te yapılan En Güzel Dövme Yarışması’nın fotoÄŸraflarını Robert Doisneau çekmiÅŸ. Yarışmaya katılan insanların ne kadar eÄŸlenmiÅŸ olabileceÄŸini düşünürken Doisneau’nun bu konuda baÅŸka fotoÄŸrafları var mı diye de bakındım. Ve tahmin edin sonuç oldu? Elbette ki vardı.

Bu aralar aynı anda birkaç kitap birden okuyorum. Bu kitaplardan biri de Francine Prose’un Lovers at the Chameleon Club: Paris, 1932‘su. Prose bu kitabı Macar fotoÄŸrafçı Brassaï’nin Le Monocle’deki Lezbiyen Çift fotoÄŸrafından (1932) esinlenerek yazmış. Her ne kadar arada yirmi sene ve büyük bir savaÅŸ olsa da Prose’un anlattığı ortamla aÅŸağıda eÄŸlenen iki adamı baÄŸdaÅŸtırabildim (Tabi bu adamlar biraz daha Amerikan).

Doisneau, yukarıdakilere nazaran daha gerçek görünen dövme fotoğrafları da çekmiş. Örneğin, deniz kızı dövmesiyle gurur duyan bu kadın gibi.

AÅŸağıdaki fotoÄŸrafın ismi “Dövmeli Adamın Hayalleri”. Hayaller kuran bu adamın en üst fotoÄŸrafta saÄŸ tarafta duran adam olduÄŸunu fark ettiniz mi?

Son fotoÄŸraf ise “Büyük Dövmeli Adamın Arkadan Görünüşü”. Doisneau, tüm bu fotoÄŸrafları 1950 ile 1955 arasında çekmiÅŸ. Benim bulabildiklerim beÅŸ tane olmasına raÄŸmen sayıları daha fazla olmalı diye düşünüyorum çünkü Lyon’daki Musée Nicephore Niepce’de 2010 yılında fotoÄŸrafçının dövmeli çalışmalarıyla ilgili bir sergi açılmış.

Böylece bu blog’da Robert Doisneau ile ilgili ikinci yazıyı yayımlamış oldum. Gündelik hayatımda neredeyse hiç yer tutmayan bir fotoÄŸrafçıyla ilgili ikinci bir yazı yazmış olmamı çok garip buluyorum. Ä°ÅŸin fotoÄŸraf tarafını bir tarafa bırakalım, mizahi bakış açısını daha çok sevdiÄŸim birçok fotoÄŸrafçıyla ilgili hiçbir ÅŸey yazmadığım göz önüne alınırsa bu yazı sizce de çok garip olmadı mı?

Daha da acayibi sanki Doisneau fotoğraflarıyla ilgili başka yazılar yazacak gibi de hissediyorum. Bakalım gelecek günler bize ne gösterecek, hep birlikte yaşayıp göreceğiz. Sevgiler.

Not: Paniğe gerek yok, sırtıma kocaman el sallayan bir adam dövmesi yaptırma niyetinde değilim.

[FotoÄŸrafların telif hakları Doisneau’nun mirasçılarına aittir. Güzelonlu’da bilgilendirme amaçlı kullanılmıştır.]