Tatlılarla aram şöyle böyledir. Çoğunu yemeyi reddederim. Öte yandan doğal renklere sahip olmayan yiyeceklerin çekiciliğine çocukken dahi kapılmış değildim. İşte bu yüzden birkaç ay evvel şans eseri keşfettiğim menekşeli makaronların bu kadar başımı döndürmesine hala bir anlam veremedim.
MenekÅŸenin yenilebildiÄŸini fark ediÅŸimi Selim Ä°leri’ye borçluyum. OkuduÄŸum bir kitabında menekÅŸeli bonbonların lezzetini anlata anlata bitiremiyordu.Nabokov’un Sebastian Knight’ın Gerçek YaÅŸamı romanında da menekÅŸeli ÅŸekerlemeden bahsedildiÄŸini hatırlıyorum (küçük bir ayrıntıydı ama aklımda kalmış). KeÅŸke Ä°leri’nin övgülerini ya da bazı detaylarda takılmamı daha fazla dikkate alsaymışım.
Baykal’la tek doÄŸal renge sahip vanilyalı makaronu deneyip “fena da deÄŸilmiÅŸ” dememizin ardından anlık bir hevesle aldığım menekÅŸeli makarona hayran kaldım. Biraz fazla tatlı olduÄŸu için bir kerede sadece bir tane yenilebilen bu lezzetin özellikle yan taraflarında yer alan ve benim menekÅŸeli ÅŸekerleme olduÄŸundan şüphelendiÄŸim kıtır tatlılara ise resmen bayılıyorum.
Pazar sabahı piknikleri bu makaronlar sayesinde artık daha da tatlı. Bu keÅŸfimin ardından elbette ki hedef büyüttüm. Paris ziyaretimde kapısını ilk çalacağım yerin neresi olacağını artık çok iyi biliyorum. Pazar sabahı piknikleri demiÅŸken “piknik yapmak üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama pazar sabahı pikniklerinin mutlulukla bir ilgisi olmalı”
7 Yorum
İnsan bu kadar mı özendirilir Bayan Malik?? Ben de suluboyayla yapılmış gibi görünen yiyeceklerden hazzeden bir adam olsam canımın çektiğine içim yanmayacak. Ben de deneyim bari şu renkli şeyleri. Afiyet olsun şimdiden.
Ben de merak ettim tadini, peki nereden edindiniz bu makaronlari? Ayrica Cemal Sureya’ya göndermenizi de görmedim degil…
@Suat, suluboya benzetmen çok doğru, çok güzel. :)
@epinar, menekÅŸeli olanları sadece Beyaz Fırın’da gördüm. Divan ve ÅŸu yeni açılan Breads’lerde de makaron mevcut ama hiç satın almadım. MenekÅŸeli haricindekileri (meraktan birkaçını daha denedim) çok tuttuÄŸumu da söyleyemeyeceÄŸim. Bu kadar tatlı bir ÅŸeyi beÄŸeneceÄŸimi bana birkaç ay önce söylesen inanmazdım ama özellikle o yan taraflarına yerleÅŸtirilmiÅŸ kıtırlar kahramanım oldu.
Deneyecegim. Ben gecen sene bunlardan yemistim, orada acaip unluydu. Macarondan daha puf puf oldugundan asiri tatli degildi. Belki bunun menekselisi varsa cok sekerli olmayan bir versiyon da var demektir:
http://en.wikipedia.org/wiki/Luxemburgerli
Ben de merak ettim ama renk dogal mi degil mi simdi, onu anlamadim. Dünya ahiret bacim bahar malik’e Almanya+Fransa gezisi teklif eder, bu hederedötlerden yiyecegimizin de garantisini verip, teklifi caziplestirdigimi umut ederim.
bu arada yandaki resimli takvimdeki 2010 yazisini tutan arkadas,benim yan ofiste calisan adama benziyor.. ikisini ayni anda görünce irkilmemek elde degil.. :)
@Pınar, haklı olabilirsin. Denemeye deÄŸer. Almanca menekÅŸe demeyi öğrenmenin zamanı gelmiÅŸ de geçiyor bile (“Interestingly, Luxemburgerli are not known in Luxembourg itself.” cidden ilginçmiÅŸ). Bu arada biraz araÅŸtırdım, Paris’te marketlerde menekÅŸeli bonbonlar ve hatta menekÅŸe ÅŸurubu satılıyormuÅŸ. Türkiye’de fındık votka çılgınlığından sonra bir menekÅŸe votka modası yaratabilir miyiz acaba?
@Sayın Hakan Malik, Almanya’yla ilgili bazı geliÅŸmeler var. Arada Paris’i de ziyaret edebiliriz. Cohen falan diyordunuz, unutmadım. Ayrıntıları sadece ikimizin katılacağı çok gizli bir toplantıda konuÅŸmaya ne dersiniz?