Etiket:

Jonathan Franzen

Sanat üstüne

Bir kez daha Goya

Artık iyice yaÅŸlandığımdan mı yoksa çalışmaktan sıtkım sıyrıldığından mı bilemiyorum ama ne Internet’te ne kitaplarımın arasında yeterince vakit geçirebiliyorum. Son bir ayda iki büyük Internet baÅŸarım var.

  1. Jonathan Franzen’ın çok konuÅŸulan makalesini yayımlandıktan üç hafta sonra sonunda okuyabildim. Geç kalmış olsam da tebrik etmek isteyenleriniz varsa kabul ederim çünkü önce konuÅŸulanları duymuÅŸ sonra makaleyi okumuÅŸ biri olarak konuÅŸanların büyük çoÄŸunluÄŸunun Franzen’ın uzun ve yeni bir ÅŸey söylemeyen makalesini bitiremediklerine emin gibiyim.
  2. Ä°nternet’i okumayıp resimlerine baktığım anlarda bugün bazılarını sizinle paylaÅŸacağım çok güzel fotoÄŸraflar buldum.

Sizlerle daha önce “müze ziyaretçileri” baÅŸlıklı yazıda sanatı takdir eden insanların fotoÄŸraflarını paylaÅŸmıştım. Bu yazıdan sonra da takıntılı bir ÅŸekilde bu fotoÄŸraflardan aramaya devam ettim ve dün gece fark ettim ki bu sayede elimde Goya tablolarıyla ilgili çok sayıda fotoÄŸraf birikmiÅŸ. Bugün bunların en ilginçlerini sizle paylaÅŸmak istiyorum çünkü çok güzeller ve neden paylaÅŸmayayım ki?

Ä°lk fotoÄŸrafı, Martine Franck‘ın 1993 yılında Prado Müzesi’nde çektiÄŸi bir dizi fotoÄŸrafın arasında buldum. Goya’nın 3 Mayıs 1808 adlı tablosunu inceleyen ziyaretçi, dikkatini Fransızlar tarafından infaz edilmiÅŸ Ä°spanyol direnişçilerine vermiÅŸ. Benim bu tablodaki en sevdiÄŸim detay merkeze yerleÅŸtirilmiÅŸ beyaz gömlekli direnişçinin sol kolunun altındaki korkuyla ölümü bekleyen adamdır (sevmek için garip bir detay olduÄŸunun farkındayım).

martine franck - goya - prado museum OKUMAYA DEVAM EDÄ°N

Kitaplar

Yeni kitaplar


Uzun zaman sonra bazı iÅŸlerden ötürü dışarı çıkınca büyükçe bir kitapçıyı da dolaÅŸma fırsatı buldum ve birçok güzel kitabın Türkçe’ye çevrildiÄŸini bu sayede gördüm. Katılır mısınız bilmiyorum ama ben sevdiÄŸim yazarların kitapları veya artık klasik sayılabilecek eserler Türkçe’ye çevrildiklerinde çok seviniyorum. Çünkü böylece çevremdeki daha çok insan onları okuma imkanına sahip olacakmış gibi hissediyorum. Türkiye’deki talebin fazla olduÄŸu görüşünü yaymak için de bu tarz kitapları gördüğümde satın alıyorum. Gerçi bazıları “Her ay aynı kitaptan bir tane daha alırsan yazarların daha çok eserini çevirir ve basarlar” diye dalga geçiyor ama bu yorumlar yüzünden yaptığımdan vazgeçeceÄŸimi sanıyorsanız elbette ki yanılıyorsunuz.

Bu sefer satın aldığım kitaplar Özgürlük (Jonathan Franzen), Solar (Ian McEwan), Nabız (Julian Barnes), Howards End (E. M. Forster), Mutfaktaki Tarifbaz (Julian Barnes), Hayalperestler (Patti Smith), Lütfen Sessiz Olur Musun, Lütfen? (Raymond Carver) ve Daniel Martin (John Fowles) oldu. OKUMAYA DEVAM EDİN