Kısa kısa

Kayıtsız kalamadım

Internet’te takip ettiÄŸim birçok sitenin ve blog’un hayranlıklarını gizlemedikleri ve her bölüm sonrası derin analizler yaptıkları Girls, son ödüllerden de eli boÅŸ dönmeyince televizyondaki tek güzel ÅŸeyin Mad Men olduÄŸu yargımın yanlış olup olmadığını görmek için diziyi izlemeye karar verdim. Merak edenler için sonucu baÅŸtan söyleyeyim: Bence televizyondaki tek güzel ÅŸey hâlâ Mad Men.

girlsYine de Girls‘te neyin bu kadar beÄŸenildiÄŸini anlamanın huzuru içindeyim.Ãœstelik bölümler ilerledikçe bu kızlar evrenine de alışıyorsunuz. Dizinin sürprizlerinden biri de gelen konuk oyuncular. Önce Chris O’Dowd’un daha sonra ise Donald Glover’ın varlığı hoÅŸuma gitti.

chris odowd - donald gloverBu iki oyuncuyu görmek, kendi kendime “kimler Girls‘e konuk oyuncu olarak gelmeli?” oyunu oynamama sebep oldu. Çok da ayrıntılı düşünmeden, ilk aklıma gelen isimleri sıraladım.

girls guests1. Aklıma gelen ilk isim Aubrey Plaza oldu. Bunda kısa süre önce Plaza’nın son filmi Safety Not Guaranteed‘in tanıtımını izlemiÅŸ ve oyuncunun deÄŸiÅŸmeyen tavırları üzerine düşünmüş olmamın etkisi büyük. Plaza, kızların en olmadık yerde ortaya çıkan tuhaf arkadaşı olabileceÄŸi gibi Adam’ın evine yerleÅŸtirilmiÅŸ dekoratif bir bitki olarak da diziye katılabilir. Yadırgamam.

2. Belki de Marnie’nin ihtiyacı olan dayak deÄŸil; Charlie’den daha da iyi, daha anlayışlı ve çok daha fazla aşık bir sevgilidir saçmatezimin sonucu olarak Brooklyn eÅŸrafından, hakiki müzisyen John Gallagher Jr.’ın bu diziye konuk gelmesinin hayırlı olacağına sonuna kadar inandım. (John Gallagher Jr. ve Aubrey Plaza’nın birbirlerinin ilk aÅŸkı olduÄŸu dedikodusunun kulisleri salladığı bugünlerde bu iki ismi alt alta yazma baÅŸarımla bir tebriÄŸi hak etmiyor muyum?)

3. Malin Ã…kerman (ama Happythankyoumoreplease‘deki haliyle)

4. ve 5. Hem Edith Crawley‘nin hem de Daisy Mason’ın Shoshanna’yla paylaÅŸacak çok ÅŸeyleri var bence.

6. Böyle bir dizi çekeceksiniz ve Jason Schwartzman’ı oynatmayacaksınız. Hayret! Unutmayın ki bu diziler Schwartzman için icat edildi.

7. Girls‘e Chris O’Dowd’dan daha çok yakışacak tek insan Richard Ayoade olabilirdi.

8. Richard Ayoade demiÅŸken Submarine‘in iki kahramanı Jordana ve Oliver’ı diziye yerleÅŸtirsek hiç sırıtmazlardı.

Ve diÄŸerleri: Alison Brie ve Vincent Kartheiser’ı New York’lu, zengin, şımarık, 2000’li yıllar çifti olarak, Tony Hale, Paul Dano ve Michael Cera‘yı herhangi biri olarak Girls’te izleyebiliriz.

Bu kadar uzun süre ara verdiğim için üzgün olduğumu bilmenizi isterim. Umarım bir daha olmaz. Bu arada aranızda Girls izleyen yok mu? (Hile karışmış soru!)

[Filmlerin ekran görüntülerinin telif hakları yayıncı kuruluşlara aittir. Görseller bilgilendirme amaçlı olarak kullanılmıştır.]

Previous Post Next Post

Bir de bu yazilar var

6 Yorum

  • Reply dido 17/01/2013 at 09:14

    Var. :)
    … deyip bırakacaktım ama içim elvermedi sayın Malik bunca döktürmüş diye.

    Kötü değil ama abartılan bir dizi olduğunu düşünen azınlıktanım.

    2. maddene de içerlediÄŸimi belirtmeden geçmeyeyim. Güzelim adamı bi de sen harcama yahu…

    • Reply Bahar Malik 17/01/2013 at 09:39

      Asla harcamadım. Kendisini beÄŸeniyorum. Ama gerçek hayatında Brooklyn’de yaÅŸayan, müzisyenlik yapan, televizyon dünyasında ise best lover forever’ı oynayan bir adamı bu diziye yerleÅŸtirip Kate Middleton’a eÅŸ yapmayayım da ne yapayım?

  • Reply kukuletali 28/01/2013 at 17:31

    merhaba,

    internette her yerde karşıma çıkmasından ötürü merakıma yenik düşüp ben de yakın zamanda girls’e baÅŸladım. hatta baÅŸlamadan negatif önyargım vardı ve sanki neyle karşılaÅŸacağımı biliyorum gibi düşünüyordum. maksat kafa dağıtmak olsun diye baÅŸladığım dizinin, aslında hiç de komediyle alakası çıkmadı (bu diziye niye komedi diyorlar anlayamadım). girls’ün beklediÄŸim gibi çıkmamasından ötürü memnun oldum. hani demiÅŸsiniz ya, “Girls‘te neyin bu kadar beÄŸenildiÄŸini anlamanın huzuru içindeyim”, iÅŸte ben de düşüncelerimi bu ÅŸekilde ifade edebilirim. sinir olduÄŸum bazı ÅŸeyler olsa da (mesela marnie karakterine ısınamadım ya da jessa’nın ilk sezon sonundaki akıbeti) kendimi izlemekten alıkoyamadım. mesela hannah’nın sevgilisi (?) adam’ın bölümler ilerledikçe derinleÅŸen karakteri cidden hoÅŸuma gitti. üstelik ilk bölümlerde kendisini sevmezken, ÅŸu anda sevdiÄŸim bir karaktere dönüşmesi beni ÅŸaşırttı. ayrıca lena dunham’ın da “dizilerdeki mükemmel vücutlu kadın” imajının aksi olması beni içten içe memnun ediyor. hatta daha da ileri gidip ÅŸunu diyebilirim, vücuduyla barışık olduÄŸunu her bölümde yer alan bir giyinme-soyunma sahnesinde görünce “aslan lena” falan gibi ÅŸeyler diyesim geliyor. bu diziden sonra kendisinin bir de “tiny furniture” filmini izledim, orada da girls konsepti vardı ve hoÅŸuma gitti. sonuç olarak bence lena dunham samimi bir yazar ve bu samimiyetini, içtenliÄŸini diziye aktarabiliyor.

    bütün bunların ardından ÅŸunu da demek isterim ki bence de tv’deki en iyi ÅŸey hala mad men.

    • Reply Bahar Malik 29/01/2013 at 02:49

      Merhaba. Girls hakkında birkaç arkadaşımla bu yazı öncesinde mailleÅŸmiÅŸtik. Yazdıklarınız benim o mailde yazdıklarıma o kadar çok benziyor ki bu arkadaÅŸlarıma ÅŸu açıklmayı yapmak istiyorum: “Merhaba arkadaÅŸlar. Kukuletalı ismiyle bloguma yorum yazmıyorum. O ben deÄŸilim, benimle aynı ÅŸeyleri düşünen baÅŸka biri var:)”

      Girls’ü komedi kategorisinde deÄŸerlendirmelerinin sebebi süresinin kısalığı herhalde. Yoksa ben de komik bir ÅŸey göremiyorum. Marnie’yle ilgili izlediÄŸim son bölüm sonrasında “Demek ki Kate Middleton her ortama yakışmayabiliyor, sürekli aydınlık bir gülümsemeyle umut saçamayabiliyor” diye, Adam için ise gene 2×02 sonrası “Dizinin en antipatik karakteri zaman geçtikçe ancak bu kadar baÅŸarılı bir ÅŸekilde milyonların sevgilisi olabilirdi.” diye düşündüm. Adam’ı ben de seviyorum :) Birinci sezon sonrası yazılan yüzlerce makaleden bir kısmında Amerikalı diversity düşkünü, politically correct yazarlarımız Hanna’nın neden zenci arkadaşı olmadığına takmıştı. ÇeÅŸitlilik adına mutlaka bir zenci, bir Çinli ve bir eÅŸcinsel arkadaÅŸ istiyorlardı (Neden Hintli istemiyorlar diye ayrımcılıklarının eleÅŸtirildiÄŸi bir yazıyı hak etmiyorlar mı?) Bu yazılara biraz kızmıştım açıkçası. Çünkü yazarın kurgunun doÄŸasına ve dahası yaratıcılığına politik sebeplerle sekte vurmasını kabul edilebilir bulmuyorum. Bu yüzden Glover’ı sevsem de ikinci sezon başındaki eÄŸreti giriÅŸinde “Dunham baskılara yenilmiÅŸ, yazık” diye düşünmüştüm. Ama gördüm ki ikinci bölüm bu tepkilere bir cevap gibi yazılmış. Dunham biraz toparladı. Gene de yazdıklarına eleÅŸtiri endiÅŸesi bulaÅŸmasaydı daha iyiydi.

      Dunham’la ilgili nerde olduÄŸunu hatırlamadığım bir ÅŸey okumuÅŸtum, hoÅŸuma gitmiÅŸti: DiÄŸer kadınlar gibi vücudunda kusur olduÄŸu iddia edilen ÅŸeyleri takıntı yapıp, kompleks altında bunalsaydı ÅŸu anda yaptığı hiçbir ÅŸeyi yapmaya vakti olmazdı. DoÄŸru ÅŸeyleri kafaya takıp geri kalanı umursamadığı için ben de arkasındayım. Bir de esas Girls’ten sonra ne yapacağını çok merak ediyorum.

      Tiny Furniture’ı merak ediyorum. Ama izleyemedim. Bir de If Ä°stanbul’da Dunham’ın senaryosunu yazdığı bir film var. Filmden pek umutlu deÄŸilim ama izlesem mi diye birazcık düşündüm, saklamıyorum :)

  • Reply kukuletali 29/01/2013 at 18:13

    ÅŸu çok hoÅŸuma gitti: “demek ki kate middleton her ortama yakışmayabiliyor” :) doÄŸru bir tespit. hatta ilk sezonda marnie’ye “jackie o.” diyen bir karakter vardı. hannah ile karşılaÅŸtırınca marnie daha ne istediÄŸini bilmeyen bir tip ve buna sinir oluyorum. muhakkak her dizide bir tane antipati duyacağım karakter olacak ve bu kesinlikle marnie gibi görünüyor. gerçi lena dunham’ın adam hamlesinden sonra kesin konuÅŸamıyorum. bir ÅŸey olur da marnie’ye sempati besler miyim? biraz zayıf ihtimal. ben adam’a bayılıyorum! hatta nefret noktasından gelip de nasıl bu kadar dizideki favorim oldu anlayabilmiÅŸ deÄŸilim. bence dunham, adam karakterini saÄŸlam bir ÅŸekilde derinleÅŸtirdi. mesela diÄŸer karakterlerin altı bu derece dolu beÄŸil bence ama adam iyi yazılmış bir karakter.

    ben bugün 2×03’ü izledim ve eÄŸer izlemediyseniz diye yorum yapmıyorum. sadece diyebildiÄŸim, girls’ü hbo’dan baÅŸka kaldırabilecek amerikan kanalı yok sanırım. bence, tv için nispeten daha cesur olarak adlandırılacak ÅŸeyler girls’te yumuÅŸak bir geçiÅŸle aktarılıyor. gerçi altın küre’de tina fey lena dunham’a “çok fazla nudity” var gibi bir ÅŸeyler dedi ama bence o kadar da rahatsız edici deÄŸil. ne bileyim, cidden birinin günlüğünü okuyor gibi hissediyorum ve bu dizi biraz da insanların baÅŸkasının hayatını gözetlemesisi üzerine kurulu, buna hizmet ediyor gibi.

    glover’ı ben de sevmedim. çok zorlama geldi. lena’ya gelen eleÅŸtirilerden haberim yoktu ama sezon başı pek de beklediÄŸim gibi baÅŸlamadı açıkçası. amerikan dizilerindeki bu zorlama karakterler cidden çok sıkıcı. olayın, kurgunun akışı içerisinde kendiliÄŸinden deÄŸil de politically correct olmak için sokulmuÅŸ karakterler hemen kendini belli ediyor.

    ÅŸu düşünceyi de çok doÄŸru buldum: “diÄŸer kadınlar gibi vücudunda kusur olduÄŸu iddia edilen ÅŸeyleri takıntı yapıp, kompleks altında bunalsaydı ÅŸu anda yaptığı hiçbir ÅŸeyi yapmaya vakti olmazdı.” dunham’ın özgüveni hoÅŸuma gidiyor. ÅŸiÅŸirilmiÅŸ bir ÅŸekilde deÄŸil de cidden baÅŸkalarını umursamadan yazdığı/oynadığı belli. tv ekranında standard güzellik anlayışının dışındaki kadınların da soyunabileceÄŸini gösterdiÄŸi için kendisine sempatim var, sırf bunun için bile. mesela ben de internette bunu eleÅŸtiren ÅŸeyler okudum ve çok sinirlendim. hatta daha da ileri gidip, “marnie niye soyunmuyor da hannah soyunuyor?” gibi ÅŸeyler okudum.

    dediğiniz filmi ben de takibe alacağım. bir nevi guilty pleasure diyebilir miyiz acaba? :) hem yaptığı işleri hem de dizisini izlemekten kendimi alamıyorum. biliyorum, bunun yerine izlenecek daha iyi şeyler var ama kendime engel olamıyorum :)

    • Reply Bahar Malik 30/01/2013 at 01:45

      Ben de izleyeceÄŸim o filmi galiba. Ve evet, guilty pleasure olacak :)

      Adam gerçekten iyi geliÅŸtirilmiÅŸ bir karakter. Mesela ben dizinin ilk bölümlerinde Jessa’dan ümitliydim ama o karakteri çok geliÅŸine bıraktılar gibi hissediyorum ÅŸu anda. Shoshanna’yı bile ondan daha çok tanıyor ve anlıyoruz.

      Son bölümü izlemedim. Açıkçası bu ara dizi/film elde etme yollarında alıştığım metodlar artık engellendiği için bir sıkıntım var ve diğer yolları denemekte tembellik ediyorum. Ama yakın zamanda izlerim.

    Leave a Reply to dido